Dr. İbrahim Halil HALICI

Dr. İ. Halil HALICI,ŞANLIURFA HACAMAT MERKEZİ


Ad Soyad Dr. İbrahim Halil HALICI
Meslek Doktor
Telefon 04143140307
İl / İlçe / Mahalle ŞANLIURFA / HALİLİYE / -
Seans Ücreti Telefon İle Bilgi Alınız
Konum
M.Akif Ersoy cad. Cindoğlu apt Nur Hayat tıp merkezi mevkii
Açıklamalar

Dr. İbrahim Halil HALICI

Geleneksel Ve Tamamlayıcı Tıp Hekimi

Şanlıurfa, Haliliye

Doktor kontrolünde hijyenik,güvenli ve doğru bir tedavi için sizleri kliniğimize bekliyoruz. Lütfen Şifa ararken sağlığınızı merdiven altı, kaçak,doktor olmayan kişilerin elinde riske atmayınız..

Tedaviler ile ilgili bilgi veya randevu için telefon numaramızdan hergün / 9.00 - 20.00 arasında bize ulaşabilirsiniz. Kliniğimizde geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları hekim tarafından uygulanmaktadır. Dr. İbrahim Halil HALICI
Tedaviler Ve Uygulamalar
Okumak istediğiniz tedavinin üzerine tıklayın !

Hacamat Tedavisi Nedir?

Hacamat deri altında birikmiş ve içinde zararlı maddelerin(ağır metaller, toksinler, serbest radikaller) olduğu kanın, bistüri veya neşter ile açılan çiziklerden vakum yardımıyla vucuttan dışarıya çıkarılma işlemine denilir. Hacamat ile alınan kan ile damardan alınan kan (venöz kan) aynı değildir, hacamat ile alınan kan, pelte kıvamında, koyu renkli ve kan özelliğini yitirmiş olan kandır, sağlığımızı olumsuz etkileyen bu kan vucuttan dışarı atılmazsa bağışıklık sistemimiz olumsuz etkilenir ve bir çok hastalığa sebep olur. Hacamat doğru kişilerce yapıldığı takdirde ağrısız, acısız, iş kaybı yaşatmayan tedavi yöntemidir. Günümüzde ki kimyasal içerikli gıda ürünlerinin vucudumuzda bıraktığı zararlı maddelerin en kolay dışarı atılım şekli hacamattır. Hacamat sayesinde çoğu hastalığa yakalanmaktan kurtulmak mümkündür. İbni SİNA Kitabu'ş-Şifa ("Sağlık Kitabı") isimli kitabında birçok kez hacamat tedavisinden bahsetmiştir. Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (Allah'ın selamı onun üzerine olsun) düzenli periyotlarla hacamat tedavisi olmuş ve ümettine birçok kez tavsiye etmiştir.

Hacamat Tedavisi Hangi Rahatsızlıklarda Uygulanır?

Yapılan pek çok çalışma, hacamat tedavisinin belirli hastalıklarda oldukça faydalı olduğunu göstermektedir. Hacamat tedavisinin sırt ve boyun ağrılarında rahatlama sağladığını gösteren pek çok çalışma bulunmaktadır. Geçtiğimiz yıllarda yapılan bir çalışmada, hacamat tedavisi olan hastalarda yalnızca ilk seanstan sonra bile kronik boyun ve omuz ağrılarında %50 oranında azalma olduğu görülmüştür.

Hacamat Tedavisinin uygulandığı bazı rahatsızlıklar :
  • Organik bir rahatsızlığı tanımlanmayan hastalarda immün sistemi(Bağışıklık sistemi) güçlendirmek için
  • Fibromiyalji sendromu
  • Romatizmal hastalıklara ait kronik ağrı, eklem hareket kısıtlılığı, sabah tutukluğu, yorgunluk gibi durumlar
  • Kas-iskelet sistemi mekanik ağrıları
  • Diz ağrısı (osteoartrit vb)
  • Migren ve gerilim tipi baş ağrısı gibi organik olmayan baş ağrıları
  • Organik olmayan uyku bozuklukları
  • Nevraljilere bağlı ağrılar
  • İnmeye bağlı gelişen hıçkırık, yorgunluk, afazi gibi durumlar

Hacamat Tedavisinin Faydaları

Hacamat tedavisi, ciltte gevşeme sağlar ve cilt ve kaslar üzerinde negatif basınç sağlar.

Hacamat tedavisi ayrıca :
  • Kan dolaşımını arttırır,
  • Kas iyileşmesini hızlandırır,
  • Vakum ile oluşturulan negatif basınç; yeni kanın doku yararına çeşitli faydalar ile akmasını sağlar,
  • Fiziksel ve duygusal gerilimlerden bir rahatlama hissi sağlar,
  • İyileşme ve yenilenme sürecini hızlandırır,
  • Kan akışının artması ve yenilenmesi; toksinlerin ve ölü hücrelerin vücuttan atılmasını sağlar,
  • Cildi ısıtarak, elastikiyetini yeniden kazanması için dokuları yumuşatır,
  • İltihaplanmayı azaltır.

Hacamat İle Migren Tedavisi

Migren, halk arasında oldukça yaygın görülen bir baş ağrısı türüdür. Hacamat ise, birçok ülkede kullanılan, tamamlayıcı bir tedavi yöntemidir ve migren de dahil olmak üzere, pek çok ağrının kontrol altına alınmasında sıklıkla kullanılmaktadır.

Hacamat İle Migren Tedavi Edilir Mi?

Migren, hacamat tedavisine iyi yanıt veren hastalıklar arasında yer almaktadır. Hacamat ile migren tedavisi olan hastalar yıllardır yaşadıkları baş ağrılarının yoğunluğunda ve sıklığında, belirgin bir şekilde azalma olduğunu belirtmektedirler. Hacamat ile migren tedavisi; hastanın başının ve boynunun belirli bölümlerine hacamat kupaları ile vakum oluşturularak yapılan bir tedavi yöntemidir. Bu vakum oluşturma işlemi, söz konusu alandaki kan akışında bir artış sağlar ve böylece iyileşme sağlanır.

Araştırmalar Ne Gösteriyor?

Bugüne kadar, hacamat tedavisinin migren ağrılarını nasıl etkilediği ile ilgili çeşitli araştırmalar yapıldı ve bu araştırmaların sonuçları genel olarak olumludur. 2008 yılında yapılan ve Amerikan Çin Tıbbı Dergisi’nde yayınlanan bir araştırmaya göre; 70 hastanın migren ağrıları, hacamat tedavisi ile tedavi edilmiştir. Islak hacamat tedavisinin kullanıldığı bu araştırma grubunda; hastaların %35’i, baş ağrılarının yoğunluğunda bir azalma olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca, migren ataklarının sıklığında da azalma olduğunu belirtmişlerdir.

2010 yılında yapılan bir başka araştırma da, Dünya Aile Hekimliği Dergisi tarafından bildirilmiştir. Kronik baş ağrıları nedeniyle hacamat tedavisi uygulanan hastalar da, baş ağrılarının şiddetinin, eskisinden çok daha az olduğunu bildirmişlerdir.

Hacamat İle Migren Nasıl Tedavi Edilir?

Kişinin yüz ve boyun bölgesindeki belirli noktalar üzerinde hacamat tedavisi uygulanarak, farklı türdeki baş ağrıları tedavi edilebilir. Bununla birlikte, hacamat uygulanmadan önce; lavanta ya da okaliptüs gibi doğal ağrı kesiciler olan esansiyel yağlar cilde uygulanır. Bu yağlar, bölgede gerekli yağlanmayı sağlar. Böylece, bardak bölgede kolaylıkla hareket edebilir.

Vakum oluşturduktan sonra, bardak farklı vuruşlar ile hareket ettirilir. Yüz bölgesinde kullanılan bardaklar, genellikle küçük boyutludur ve silikon ya da kauçuk gibi malzemelerden elde edilir. Kullanılan bardaklar, cilde yerleştirilip sonra bırakılarak vakum işleminin gerçekleşmesini sağlar.

Migren: beyne giden kan akışındaki bozulma nedeniyle olduğu öngörülmektedir. Hasta aşırı stres, yüksek ses ya da güçlü kokular gibi tetikleyiciler ile karşılaştığında, kan akışı kısıtlanır ve baş ağrısı başlar. Baş ağrılarına, bulantı ve kusma da eşlik edebilir. Hacamat tedavisi; en şiddetli baş ağrısı formu olan migren de dahil olmak üzere, baş ağrılarını hafifletmede etkili olabilir. Bu, gerçek araştırma ve incelemeler ile de doğrulanmıştır.

Akupunktur, uzman hekim tarafından vücutta bulunan belirli noktalara ince iğnelerin uygulanması ile yapılan bir tedavi yöntemidir. Akupunktur Tedavisi, birçok sağlık sorununda başarılı bir şekilde uygulansa da, özellikle ağrı tedavisinde son derece etkili bir teknik.

a) Akupunktur Nasıl Etki Ediyor?

  • Akupunktur elekromanyetik sinyalleri uyararak, bağışıklık sistemi hücrelerinin ve ağrı giderici kimyasalların salınımını artırıyor.
  • Beynin acı ile ilişkilendirilen bölümündeki, yani limbik sistemdeki aktiviteyi azaltarak ağrı ve acı kontrolü sağlıyor.
  • Vücutta birçok mekanizmayı kontrol eden hipotalamus ile hipofiz bezini uyararak etki ediyor.
  • Nörotransmitter ve nörohormonların salınımını etkileyerek beyin kimyasında olumlu değişimlere neden oluyor.

b) Akupunktur Tedavisinin Etkili Olduğu Alanlar

  • Kilo verme
  • Menopozal şikayetler
  • Baş ağrıları
  • Sigara bırakma
  • Adet ağrıları
  • Kas, eklem ve bel ağrıları
  • Sebebi belli olmayan hipertansiyon
  • Böbrek ağrısı
  • Yüz felci
  • Stres, panik atak ve depresyon gibi duygu durum bozuklukları
  • Uykusuzluk
  • Doğum ağrısının azaltılması
  • Çocuklarda idrar kaçırma
  • Spastik kolon
  • Sınav korkusu ve uçak korkusu

Akupunktur ile zayıflama yönteminde de yine iğneler kulak etrafındaki bazı bölgelere batırılmaktadır. Bu bölgeler genellikle kişinin zayıflamasına yardımcı olacak olan; iştah azaltıcı, sürekli atıştırma ihtiyacını azaltıcı, oburluğu engelleyici, metabolizmayı hızlandırıcı, şişmanlamaya neden olan organlardaki eksiklikleri dengeleyici, yeni yaşam tarzına adaptasyon sırasında meydana gelen semptomları azaltıcı, kilo vermeye yardımcı olan bakteroidlerin ön plana çıkmasını sağlayıcı, vücudun dinamik olmasını sağlayıcı, kan şekerini dengeleyici, gereksiz tatlı yeme krizlerini önleyici, aynı zamanda yeni beslenme programı esnasında vücut enerjisinin düşmesini engelleyici, açlık durumunda dahi açlık seviyesi hissini azaltıcı, mutluluk hormonunu uyararak motivasyonu sağlayıcı sinyallerin vücuda verildiği noktalar olmaktadır. Kişi kilo vermek için takip edeceği yeni beslenme programını uygularken dışarıdan her hangi bir takviye almadan bu sinyallerin beyne ve vücuda iletilmesi yardımıyla daha hızlı, daha verimli ve daha kalıcı bir şekilde zayıflayacaktır. Kilo vermek için uygulanacak olan akupunktur seansları kişinin kilosuna ve genel durumuna bağlıdır.

Akupunktur ile zayıflama yönteminde de diğer zayıflama yöntemlerinde olduğu gibi hedeflenen kilolar verildikten sonra tekrar eski beslenme alışkanlıklarınıza dönmemeli, akupunktur seanslarını giderek azaltarak belli dönemlerde tekrar ettirmelisiniz. Ancak bu şekilde kilo verme durumu kalıcılığını korur. Akupunktur ile zayıflamada kişi vücut ağırlığının %7’sini bir ayda vermektedir. Buna göre her ay vermek istediği kiloya göre akupunktur seanslarına devam edebilir. Daha sonrasında ise kişi kilo koruma programına alınır.

Akupunkturun Zayıflama Etkisi

1. İştah ve acıkma hissini en aza indirir. Akupunktur beyindeki hipotalamus bölgesinde noradrenalin seviyesini düşürüp, seratonin yani özellikle çikolata yedikten sonra ortaya çıkan mutluluk hormonunun seviyesini artırır. Bu şekilde yiyerek değil, yemeyerek mutlu olmamızı sağlar.

2. Midede kazınma, yanma ve ekşimeyi önler. Kulaktan yapılan akupunktur, kulaktan mide ve bağırsaklara kadar uzanan sinir uçlarını uyararak mide asidini azaltıyor. Kontrol altına alınan mide asiditesi sayesinde , diyete bağlı olarak boşalan midede herhangi bir rahatsızlık olmuyor. Keyifle diyet uygulanıyor.

3. Düşük kalorili beslenmeye bağlı olarak oluşan halsizlik ve bitkinliği önler. Tam tersi zinde olmamızı ve daha çok enerji vererek kolay kilo vermemizi sağlar.

4. Akupunktur uygulaması sırasında; vücutta seratonin ve endorfin hormonlarının seviyesi artmaktadır. Bu da diyet yapan kişiye huzur verir, sedasyon sağlar. Böylece kişide istediği her şeyi yiyememekten dolayı oluşan stres ve gerginlik yaşanmaz. Sonuçta; kişi sakin ve huzurlu bir şekilde diyetine devam eder.

5. Metabolizma hızını düzenleyici rolü vardır. Akupunkturla tedavi gören kişinin metabolizma hızı arttığı için diğer kişilere göre, zorlanmadan daha kolay kilo verir.

Vücuda iğne batırılarak bir kodlama verilir. Beyin bu kodlaması hafızasına alır ve unutmaz. Bu nedenle tedavi sonrasında sigaraya istek duymaz ya da dumanından rahatsızlık duyar. Bu tedavinin başarılı ve kalıcı olması için bir takım şartları hastanın yerine getirmesi gerekir. Önce bağımlı olan kişi, sigaranın kendisinde oluşturacağı sağlık problemlerinin bilincinde olmalı ve kendi isteği ve iradesi ile bağımlılıktan kurtulmaya karar vermiş olmalıdır.

Sigara bağımlılığı tedavisi için bize başvuran kişinin gerçek anlamda kararlılığını anlamak için en az 12 saat sigaradan uzak kalmasını istiyoruz. Bunu isteme sebebimiz tedavi öncesi vücudun nikıtinden belirli bir süre uzak kalması tedaviyi daha başarılı olmasını sağlamasıdır. Hatta sigaradan uzak kalma süresi arttıkça tedavinin başarı oranı artmaktadır. Bir diğer sebebi ise sigara yoksunluk belirtilerini kişi üzerinde gözlemleyip tedavimizi ona göre şekillendirmektir.

Uzman doktorun ellerini kullanarak hareket sistemini ağrısız bir şekilde hareket ettirmek ve postural dengeyi sağlamak için yapılan manevraların kullanıldığı tedavi şekline manuel terapi denir.

a) Manuel terapi ile tedavi edilen rahatsızlıklar nelerdir?

  • Boyun kökenli baş ağrıları, migren, boyun ağrıları (boyun fıtığı dahil)
  • Sırt ağrıları
  • Bel ağrıları (bel fıtığı dahil)
  • Kalça ağrıları
  • Omuz ağrıları gibi her türlü eklem ve yumuşak doku rahatsızlıklarında manuel terapi etkin bir şekilde kullanılabilir.

b) Nasıl uygulanmaktadır?

Manuel terapi adından da anlaşılacağı gibi sadece elle yapılan bir tedavi metodudur. Herhangi bir araç ve gereç gerekmemektedir ancak terapistin konu ile ilgili eğitim almış olması şarttır.

Fıtığın Nedenleri Nelerdir?

Fıtık oluşumunun nedenleri; yaralanmaya bağlı travmalar, kronik olarak kötü oturma pozisyonu, yanlış kaldırma ve bükme ve omurga ya da kalçanın diğer alanlarının zayıf yapısını içerebilir . Bu faktörler; diskin şişmesine neden olarak, diskin malzemesinin mikro düzeyde yırtılmasına yol açar. Fıtığın altında yatan neden, genellikle diskin zayıflığı, kas dengesizliği ya da sertliğe bağlı oluşan ve tekrarlayan hasardır.

Manuel terapi ve egzersizin fıtık ağrılarını gidermede çok etkili olduğu kanıtlanmıştır. Bu teknikler, uzatma odaklı bir egzersiz programı ile eklem ve yumuşak doku mobilizasyonu ve kas- iskelet sistemi ağrısının giderilmesi sağlanır. Manuel terapinin; bel ve sırt kaslarını azaltmak için özel bir egzersiz programının tekrarlama olasılığı önemli ölçüde azalttığı gösterilmiştir.

Omurgadaki diskler yumuşak ve esnektir; ancak yaşlandıkça, diskler bu esnekliğin bir kısmını kaybeder ve yırtılmalara daha yatkın hale gelir. Fıtıklaşmış bir disk; vücutta ağrıya, gerginliğe halsizliğe, uyuşukluğa ya da karıncalanmaya neden olabilir.

Manuel Terapi Fıtığı Geçirir Mi?

Manuel terapi, doğrudan patolojik bir diski iyileştirmez; ancak patolojik diski ağırlaştırabilen ya da devam ettiren stres faktörünü azaltmayı sağlayabilir. İlk olarak, hafif ile orta basınç uygulanır, ancak derin basınç da uygulanabilir. Bu aşamada, basıncın doğrudan diske etki etmesi neredeyse imkansızdır. Bununla birlikte; eğer basınç, omurganın hareketi ile sonuçlanırsa, disk boyunca sağlıksız bir kuvvet yaratabilir. Bu nedenle, doğrudan omurga üzerinde derin ve geniş darbelerden kaçınmanız önerilmektedir.

Bu gibi durumlarda; omurlar arası diskin fibröz halkası olan “annulusfibrosus” içinde bir yırtılmaya neden olabilir. Oluşan fıtık; bu yapıların mekanik olarak tahriş olmasına ve ağrı oluşmasına neden olabilir. Bölgedeki sinirlerden birinin etkilenmesi durumunda, olası sinir ezilmelerinin sonucu olarak bel ağrıları görülebilir. Bunun sonucunda; disk arkadan çıkıntı yapabilir ve lomber sinirlerin köklerini sıkıştırabilir.

Bir diskte az sayıda kan damarı ve sinirler vardır. Bu sinirler; omurlar arasındaki diskin fibröz halkaları ile sınırlıdır. Bel bölgesinde, bir diskte oluşan fıtığın durumu; her zaman sinir kökü semptomlarının düzeyi ile ilişkili değildir.

Eğitim Bilgileri
  • -
Uzmanlık Alanları
  • Geleneksel Ve Tamamlayıcı Tıp Hekimi.
Tecrübe Geçmişi
  • -
Çalışma Saatleri
  • Pazartesi 09:00 - 19:00
  • Salı 09:00 - 19:00
  • Çarşamba 09:00 - 19:00
  • Perşembe 09:00 - 19:00
  • Cuma 09:00 - 19:00
  • Cumartesi 09:00 - 19:00
  • Pazar KAPALI